banner94

banner77

banner69

banner88

3d Maket, ihracat hedefini yüzde 70’e çıkardı

Konut maketlerinin yanı sıra tarihi yapıların maketlerini de hazırlayan 3d Maket, Orta Doğu ve Avrupa’ya yaptığı ihracatla başarısını perçinliyor. 3d Maket kurucusu Nedim Yılmaz, emek yoğun bir iş yaptıklarını, bu nedenle maketlerinin katma değerinin çok yüksek olduğunu vurgulayarak, son dönemde ihracata da yöneldiklerini söylüyor.

KONUT VE YAPI 24.12.2021, 13:41 24.12.2021, 17:57
3d Maket, ihracat hedefini yüzde 70’e çıkardı
banner66

Maket ihracatı ile makine ihracatı kıyaslandığında, maket ihracatının kilogram başına 15 kat daha fazla katma değere sahip olduğunu belirten Yılmaz, “Maket ihracatı bu nedenle ülkemiz için büyük bir değer. Son aylarda elde etmiş olduğumuz cironun yüzde 50’si ihracattan geliyor. Şimdiye kadar Irak, Almanya, Dubai, Katar, Libya, Tacikistan, Azerbaycan gibi ülkelere projeler yaptık ve ihraç ettik. 2022 ve 2023’te bu oranı yüzde 70’e çıkarmayı hedefledik. Dört hedef ülkemiz var; Kuveyt, Katar, Azerbaycan ve Dubai.”

Röportaj: Mert ÇAVDAR

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

1985 yılında doğdum. Göçmen bir ailenin çocuğuyum. Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde makine mühendisliği eğitimi aldım. Üniversitedeyken, aklımda bazı fikirler vardı. Benim ailem üretim ve ticaretle geçimini sağlıyordu. Ben de bu vesile ile çocukluğumdan beri fabrikalarda ve atölyelerde bulundum. Bu nedenle mezun olduktan sonra başka birinin yanında çalışmak yerine kendi işimi kurmayı hayal ettim. 3d Maket’i kurarak bu hayalimi gerçekleştirdim.

Maket yapımı sektör dışındaki pek çok kişiye yabancı bir kavram. Kısaca bize yaptığınız işi anlatır mısınız?

Maketler insanlık tarihi boyunca kullanılmış. İlk başta işaret diliyle iletişim kurulmuş, sonra sözlü ve yazılı iletişim… Ardından heykeller, minyatürler yapılmış. İmparatorluk saraylarının, şehirlerin minyatürleri yapılmış. İnsanlık kendini ifade edebilmek için makete ihtiyaç duymuş. Aslında maket yapımı dünyanın en eski mesleklerinden birisidir. Temeli mağara duvarlarına yapılan çizimlerle başlar. Maketler, insanın kendini anlatma ihtiyacının bir sonucudur. Tarih öncesinde başladı, gelişerek günümüze dek ulaştı. Eskiden sadece el emeğiyle yapılıyorken, son 10 yıllık süreçte teknolojinin gelişimiyle birlikte üç boyutlu lazer veya CNC makinelerle yapılmaya başlandı.

3d Maket, ihracat da yapıyor. Maket alışılmışın dışında bir ihraç ürünü. İhracata nasıl yöneldiniz?

12 yılı aşkın süredir bu işi yapıyoruz. İç piyasada makine, inşaat sektörü ve müzecilik alanında yüzlerce projeye imza attık. Müze ağırlıklı minyatür ve diorama üzerine çalışmalar da yapıyoruz. Son dönemde ihracata da yöneldik. Maket ihracatının katma değeri çok fazla. Ülkemiz için büyük bir değer. Son aylarda elde etmiş olduğumuz cironun yüzde 50’si ihracattan geliyor. 2022 ve 2023’te bu oranı yüzde 70’e çıkarmayı hedefledik. Dört hedef ülkemiz var; Kuveyt, Katar, Azerbaycan ve Dubai. Bu hedefler doğrultusunda reklam çalışmalarımız da oldu. Girişimlerimiz devam ediyor. Şimdiye kadar Irak, Almanya, Dubai, Katar, Libya, Tacikistan, Azerbaycan gibi ülkelere projeler yaptık ve ihraç ettik.

Maket ihracatının katma değeri çok fazla diyorsunuz, bu konuyu biraz daha açabilir misiniz?

Malzeme maliyetimiz toptan maliyet içinde yüzde 18 oranında. Geriye kalan tüm maliyetler emek maliyeti. Biz mal değil hizmet ihraç ediyoruz. Dışarıdan mal alıp, üzerine yüzde 5 kazanç koyarak satış yapma gibi bir lüksümüz yok. Biz emeğimizi ortaya koyarak ihracat yapıyoruz. Dolayısıyla katma değerimiz çok yüksek. Örneğin maket ihracatı ile makine ihracatını kıyasladığımızda, maket ihracatının kilogram başına 15 kat daha fazla katma değere sahip olduğunu görüyoruz.

İhracatta başarıyı nasıl yakaladınız?

Başarılı olabilmek için öncelikle kariyerinizi sağlamlaştırmalısınız. Ondan sonra dışarıya açılabilirsiniz. Bizim hedefimiz de buydu. İlk önce kendi şehrimizde ve ülkemizdeki konumumuzu sağlamlaştırdık. İşimizin sürekli arkasında durarak maket ürettik. Yaptığımız maketleri bir şehirden başka bir şehre taşıyarak müşterilerimize verdiğimiz önemi gösterdik. Satış sonrası verdiğimiz hizmetler, yeni teknoloji arayışımız ve üretimde kaliteye verdiğimiz önem bizi bugünlere taşıdı. Sektörde ön plana çıkan üç-beş firmadan biriyiz. Böylece yurt dışındaki firmalar da başarımızı fark etti.

Maket yapımı emek yoğun bir sektör. Gelecekte robotlarla maket yapımına geçmek istediğinizi söylüyorsunuz. Bu idealinizde hangi aşamadasınız?

Şu an sektörde kullanılan teknolojiyi üç boyutlu yazıcılar, lazer kesim ve üç boyutlu CNC ve router işleme makinesi olarak özetleyebiliriz. Benim bahsettiğim robot teknolojisiyle ilgili bir girişimimiz oldu. Bu hayalimizi 2021 sonunda gerçekleştirmek istiyorduk ancak pandeminin yarattığı koşullar nedeniyle 2022 yılına erteledik. Umarım gelecek yıl 7 eksenli robotla maket üretimine geçeceğiz. Şu anda makine parkurumuz sektördeki pek çok meslektaşımızdan daha iyi. Tabii ki bu bize yeterli gelmiyor. En yükseğe ulaşmak istiyoruz.

Sipariş aldığınız andan işi teslim edinceye kadar geçen süreci bizimle paylaşır mısınız?

Projeyi yapan mimarla bir görüşme gerçekleştiriyoruz. Gerekli bilgileri alıyoruz. Projede gerekli revizeleri yapıyoruz. Onay aşamasından sonra kullanacağımız malzemeyi seçiyoruz. Mimarlarımız çalışmaya başlıyor. Lazer makinesinin ardından CNC makinesiyle gerekli işlemleri yaptıktan sonra boyama aşamasına geçiliyor. Tekrar ince parçaları üretiyor ve boyuyoruz. Yurt dışına uygun kurulum hizmeti veriyoruz. 100 ülkede belirlenen standartlara uygun kutulama yapıp ürünü teslim ediyoruz. Lojistik kaynaklı bir problem yaşanırsa yerinde hizmet vererek sorunu ortadan kaldırıyoruz.

Bir maket ne kadar sürede hazırlanıyor?

Ortalama 25 günde. Bazı projelerde farklılık gösteriyor. Mesela Kuzey Irak’a gönderdiğimiz projemiz 35 günde yapıldı.

Satış sonrasında nasıl bir hizmet veriyorsunuz?

İki yıl garanti veriyoruz. Talep edilen projenin korunaklı bir bölgede olması önemli. Bazı projelerde bu süre 4 ya da 5 yıla kadar uzayabiliyor. Yurt dışındaki işlerde çok ciddi problemler yoksa yönlendirmelerle sorunu çözüyoruz. Ülkemizde yaşanan aksaklıklara her zaman yerinde müdahale ediyoruz.

Önceki açıklamalarınızdan birisinde başarı için 10 bin saat kavramını kullanmışsınız. Bu kavram ne ifade ediyor?

Tüm dünyada kabul gören genel bir kanıdır. Bir işte profesyonel olmak için 10 bin saat çalışmak gerekir. Kendi işimi kurduktan sonra çok emek harcadım, altı yıl boyunca çok çalışarak işimde uzmanlaştım. 10 bin saati tamamlayarak profesyonelliğe adım attık. 10 bin saat ile birlikte 10 yılı da geride bıraktık, 12. yılımıza ulaştık.

Pandemi süreci maket yapımını nasıl etkiledi?

Yüksek katlı, balkonsuz dairelerin yanı sıra az katlı bahçeli, villa tipi projeler gelişiyor. Artık nefes alınacak bireysel alanlar gündemde. Bu da sektörde büyük bir değişimin olduğunu gösteriyor. Nasıl mahalledeki ekonomik durumu öğrenmek için bakkala danışmanız gerekiyorsa, inşaat sektöründeki gelişmeleri de maket yapan firmalardan takip edebilirsiniz. Maket yapanlar hangi tarafa yöneldiyse, inşaat sektörü de o alana yönelmiştir.

Bir gün Bursa’nın da maketini yapmak istiyorsunuz. Hayalinizde nasıl bir Bursa maketi var?

Bursa kendini anlatma açısından çok eksik. Ben bir gün Bursa’nın maketini yapmak istiyorum ama bunda herhangi bir kazanç hedeflemiyorum. Bursa olarak Adana, Urfa, Ankara gibi şehirlerin yaptığı reklamın yanına bile yaklaşamıyoruz. Bartın, Edirne, Urfa gibi şehirlerin maketini yaptık. Şimdi Bursa hayalimiz var. Bu hayalimiz bir gün mutlaka gerçekleşecek.

Gerçekleştirdiğiniz projelerden bahseder misiniz? Hangi firmalarla çalıştınız?

Konut alanında Türkiye’de pek çok firmayla çalıştık. Limak Holding, Kalyon Holding, Keleşoğlu Holding bunlardan bazıları. Kamu kurumları ve belediyeler ile de çalışıyoruz. Sivas’ta Hamidiye Kültür Parkı projesini yaptık. Orada Savaş Atları Müzesi’nde maketlerimiz var. Samsun’da da büyük bir projeye imza attık. Topkapı Sarayı’nın maketi en değerli çalışmamız. Sarayın daha önce de maketleri yapılmış ancak harem veya diğer bölümleri eksik bırakılmış. Biz tüm bölümlerini tamamlayarak bire bir örneğini yaptık. 2012-2013 yıllarında Şanlıurfa Balıklı Göl ve tarihi Şanlıurfa evlerinin maketlerini yaptık. Bu maketlerle müze alanında faaliyet göstermeye başladık. Bu iki projenin bizde manevi değeri var. Minyatür alanında BALKANTÜRKSİAD’ın desteğiyle MİNİA BALKANTÜRK Parkı projesini hayata geçirdik. Toplam 12 eserden oluştu. Açık hava müzesi olduğu için işçilik ve malzemelerimizi ona göre özenle seçtik. Şimdiye kadar herhangi bir problem yaşanmadı.

MİNİA BALKANTÜRK projesini anlatır mısınız?

Ben BALKANTÜKSİAD üyesiyim. BALKANTÜRKSİAD’ın desteğiyle projeye başladık. Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı da katkı sağladı. Bu projenin devlet tarafından ne kadar önemsendiği de ortada. 12 Balkan ülkesinden birer eser seçtik. Mimarımız büyük çaba harcadı. Bir yıl fiziki üretim yapıp işi teslim ettik. Dünyada minyatür alanında hangi malzeme ve teknik kullanılıyorsa aynısını kullandık. İşimizi layıkıyla yaptığımız inancındayım. STK ve devlet kurumlarından büyük destek gördük. Üç yaşında bir oğlum var, en büyük hayalim gelecekte oğlumla yaptığımız eserleri ziyaret etmek.

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!
banner100
14°
parçalı az bulutlu
banner61
banner62
banner89