banner94

banner77

banner101

banner69

banner88

Suat Gülçimen

BİYTAŞ A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Suat Gülçimen, mekanik tesisat, iklimlendirme ve havuz sistemleri alanlarında 35 yıllık tecrübeleri, yenilikçi anlayışları Bursa ve bölgesinde alanlarında ilkleri gerçekleştirerek emin...

16 Nisan 2024, 18:27
Suat Gülçimen

BİYTAŞ A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Suat Gülçimen, mekanik tesisat, iklimlendirme ve havuz sistemleri alanlarında 35 yıllık tecrübeleri, yenilikçi anlayışları Bursa ve bölgesinde alanlarında ilkleri gerçekleştirerek emin adımlarla büyüdüklerini anlattı.

Mekanik tesisat konusunun, yapıların kalbini oluşturduğuna değinen Gülçimen, yapıların yaşayan ve konforunu sağlayan bölümlerini oluşturan mekanik tesisat sistemlerinin işinin arkasında duran firmalara yaptırılması gerektiğini vurguladı.

BİYTAŞ A.Ş. nasıl kuruldu?

Bursa Tophane Teknik Lisesi Makine Bölümü’nü bitirdim. Çocukluğumdan beri idealim makine mühendisi olmaktı. İstanbul Teknik Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra askerliğimi yaparak hemen meslek hayatına atıldım. Henüz öğrencilik yıllarımda alanımı belirlemiştim. Mekanik tesisat alanında çalışmayı daha o yıllarda hedeflemiştim. Altı ay kadar bir mühendislik ofisinde staj dönemi geçirdikten sonra direk kendi ofisimi açtım ve BİYTAŞ Firmamız kurulmuş oldu.

Bugünlere nasıl geldiniz?

BİYTAŞ olarak bizim ortaya koyduğumuz misyon, dünyadaki sektörel yenilikleri bölgemize taşımak, bu manada öncü bir şirket olmaktı. 1984 yılında Türkiye’nin gündemine yerden ısıtma sistemleri yeni girmişti. Bursamızda ve civarında ise hiç yoktu. Bu sistemi firma olarak biz Bursa’ya ve çevre illerine taşıdık. Bunun yanında havuz konusu Bursa’da bilinen ve uygulanan bir şey değildi. O dönemde mesela yerden ısıtma konusunda İzmir’de gerçekleştirilen bayiler toplantısına katılıp orada seminer veriyorduk. Antalya’da Makine Mühendisleri Odası’nda seminer veriyorduk. Arkasından havuz sistemleri konusunda bölgesel ve ülke çapında çalışmalarımız oldu. Çok güzel uygulamalarımız da oldu. Akabinde Türkiye’nin gündemine doğalgazın gelmesi ile birlikte ki Bursamız bu konuda öncü şehirlerden biridir, Tesisat Mühendisleri İşadamları Derneği’nin kurucu başkanı olarak bu konuda da bir misyon üstlendik. Doğalgaz Türkiye’ye temiz bir enerji ile birlikte otomasyon, enerji verimliliği gibi birçok konu başlığını beraberinde getirdi. Doğalgazla birlikte tesisat sistemleri çok daha hızlı gelişmeye başladı. Yurtdışındaki büyük markaların da distribütörlüğünü alarak bölgesel anlamda ciddi bir misyon üstlendik.

Çalışma, üretim ve projelendirme anlayışınızdan bahseder misiniz?

Biz bir dönem sonra Türkiye’deki aşırı büyüyen firmaların sıkıntı yaşadığını gördük. 2000’li yıların ortasını geçtikten sonra çok detaylı bir iş olan mekanik tesisat alanında hakim olabileceğimiz kadar iş alma kararını verdik. Bu işlerde çok dağıldığınız zaman verimlilik, müşteri memnuniyeti hem de kalite konusunda çok ciddi sorunlar yaşıyorsunuz.Biz daha kompakt bir şirket olmaya karar verdik. Şu anda yaklaşık yirmi kişilik mühendis, formen ve teknik kadromuz ve yaklaşık 150 kişilik uygulama kadromuzla hizmet veriyoruz. Daha butik, daha konsantre mühendislik uygulamaları yapmak istiyoruz ve bunda da başarılı olduk. Mekanik tesisat uygulamaları, bunun içerisinde enerji verimliliği uygulamaları da dahil ve havuz sistemleri üzerine iki ana dalımız üzerinde hizmet veriyoruz. Yüzme havuzları, görsel havuzlar, akvaryum, fok balıkları ve penguenler için akvaryumlar gibi bu sektörde de Türkiye’de ilkleri gerçekleştiren bir mühendislik firmasıyız. Mesela Bursa Hayvanat Bahçesi’ndeki fok ve penguen havuzları ilk defa Türk mühendisleri olarak bizler tarafından yapıldı.

Mekanik tesisat sistemlerinden biraz bahseder misiniz? Yapılar için önemi nedir?

Mekanik tesisat aslında bir yapıda yaşayan bir sistem. Statik bir yapısı yoktur. Bizim bütün sistemlerimiz yıllar boyu çalışmak zorunda. Yaptığınız sistemin uzun yıllarca çalışması gerekiyor. Aynı zamanda ihtiyaçlar değişken. Bu değişken ihtiyaca sahip yapılardaki konforu sağlamakla yükümlüyüz. Bir de bunu maksimum enerji tasarrufu ile yapmamız gerekiyor. Neticede mekanik tesisat bir yapıdaki en önemli unsurlardan bir tanesi. Her geçen gün ile birlikte kullanılan cihazlar, yöntemler ve konfor beklentileri de çok değişiyor. Bu beklentileri karşılamamız gerekiyor. Bir de artık standartlar daha sıkı hale geldi. Artık konutlarda yatak odalarının dahi havalandırılması dünyanın gündeminde. Artık yapı kabuğunda kullanılan malzemeler hava değişimine müsaade etmiyor. İnsanların da kapalı alanlarda geçirdikleri süreleri çok fazla olduğu için kapalı alanlardaki konfor beklentileri çok büyüdü. Dolayısıyla bu konforun doğru kriterler ile sağlanması gerekiyor. Mekanik tesisat bir mühendislik işi. Bunun tasarımının da kesinlikle işletme senaryoları, yatırım ve enerji maliyetleri dikkate alınarak yapılması gerekiyor. Bu anlamda tecrübe çok önemli.

 

Bursa dışında projeler ürettiniz mi?

İstanbul, Eskişehir, Afyon gibi şehirlerimizde uygulamalar yaptık. Afyon’daki termal otellerin önemli bir kısmının temelini atan firmayız. Bu mühendisliği oraya taşıyarak, termal su ile hiç yakıt kullanmadan hem binayı ısıtan hem de termal hizmeti vermesini sağlayan sistemleri biz o bölgeye götürdük. 30 yıl önce bu, Afyonlular için bilinmeyen bir sistemdi. O yıllarda biz Afyon’da bu sistemlerin hem projelendirmesini hem de uygulamalarını yapmıştık. Tesisat sistemleri ile ilgili bütün çevre illerimiz dahil olmak üzere Ankara’ya kadar bir çok uygulamalarımız oldu.

BİYTAŞ A.Ş.’yi nasıl tanımlıyorsunuz? Müşterileriniz sizce firmanızı neden tercih ediyor?

Yaptıklarımızı inceledikçe müşterilerimiz bizi zaten tanımlıyorlar. Biz BİYTAŞ olarak yenilikçi bir firmayız. Örneğin Oylat’ta Türkiye’deki ilk uygulamalardan biri olarak atık termal suyla bütün mahalleyi ısıttık. Bu, ödüllü bir projeydi. Türkiye’de çok ses getirdi. Biz orada su kaynaklı bir ısı pompası ile atık termal su ile bölgedeki bazı otelleri, cami, çarşı, spa merkezi gibi yapıları ısıttık. Isı pompasının kullandığı elektriği için de küçük bir tribün kullanarak elektrik ürettik ve sıfır emisyonla, sıfır enerji ile verimli bir proje ortaya çıkardık. Benzer bir projeyi TOFAŞ’ta yaptık. Yani yenilikçi olmayı, tesisat sistemlerindeki yeni teknolojileri uygulamayı seviyoruz. Yetkin mühendislik gücünü kullanırken aynı zamanda dünyadaki trendleri iyi bir şekilde takip ediyoruz. Tesisatlarda hibrit sistemlerini iyi bir şekilde yapan firmalardanız. Ayrıca yaklaşık 38 yıldır girdiği her taahhüdü başarıyla bitiren bir firmayız. Ben bu işi seviyorum, mühendislik üretmek, her gün üzerine bir şeyler koymak, tecrübelerinizi, deneyimlerinizi, birikimlerinizi gelecek kuşaklara aktarmak çok önemli. Bunu yapmak zorundasınız.

Sahada gözlemlediğiniz sorunlar var mı? Önerileriniz nelerdir?

Türkiye’nin geleceği için ara eleman ve teknik eleman yetiştirmekle ilgili acilen adımlar atılmalı. Ülke politikası olarak da bu bağlamda mutlaka politikalarımızı yeniden gözden geçirmeliyiz. Sonuçta şirketlerin en fazla ihtiyaç duydukları, üretimde, montajda çalışacak teknik elemanlar. Buralarda yetişmiş personel olması gerekiyor. Burada iş dünyasına, okullara ve devlete, hükümetlere büyük görevler düşüyor. Türkiye’nin kurtuluşu da buradan geçiyor. Şu anda bu şekilde çalışan bir çok teknik elemanın aldığı ücret, üniversite bitirmiş bir çok insandan daha yüksek. Gençlere bu tür mesleklerin kariyer anlamında da daha zayıf işler olmadığının anlatılması gerekir. Toplumun artık bu düzeltmeyi yapması lazım. Hükümetlerin de bu politikalarını gözden geçirmeleri gerekiyor. Ülkemizin geleceği için bu çok önemli. Burada KOBİ’lerin işlevleri de çok önemli. Ticaret ve sanayi odaları da politikalarını gözden geçirmeli. Ticaret ve sanayi odaları üyelerinin yüzde 80’inin bu KOBİ’lerden oluştuğunu unutmamalı.

Tecrübeli bir iş insansınız. Alanınızda ya da farklı dallarda iş hayatına girmek isteyen genç girişimcilere tavsiyeleriniz neler olur?

Herkesin doğasında bir cevher vardır. Eğer girişimci olacaksınız, doğru bir şekilde tecrübe edindikten ve kendi altyapınızı hazırladıktan sonra o motivasyona girmeniz gerekiyor. Ağaç yaş iken eğilir anlayışı ile bir an önce girişimcilik hedeflerinin peşinden koşmalılar. Girişimciliğin önü her zaman için açıktır ama herkes girişimci olursa kim üretecek? Bir işe girişirken çok iyi bir şekilde fizibilite çalışması yapılması gerekiyor. Hayallerin peşinden koşmak çok önemli, ancak bu iş yalnızca hayalle olmuyor.Bir de gerçekler var. Doğru bir şekilde fizibilite yapıp, olabilirliğe bakmak lazım. Dünyadaki trendleri çok iyi takip etmek gerekiyor.

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!
banner100
23°
açık
banner102
banner61
banner62
banner89