Gayrimenkul sektöründe bulunduğum 20 küsur yıldan bu yana gördüğüm en ilginç şeylerden biri hep gayrimenkul danışmanlarının kendini gösterme merakı olmuştur. Muhtemel ilk 15 yıl pek öyle rahatsız edici boyutta olmamasına rağmen son 7-8 yıldır özellikle sosyal medyanın hayatımızda yeri arttıkça bu merak günden güne artmış ve artık saçmalık düzeyine gelmiş vaziyette maalesef. Sektöre yeni giren danışman da eskisi de eğer itibarın önemini anlamıyorsa sabah akşam gözümüze gözümüze kendilerini sokarak güzel bir iş yaptıklarını düşünse de aslına bakarsak itibardan yediklerinin farkına bile varamıyorlar. İtibarlarını kaybettiklerinde ciddiye alınmama riskini fark etmeseler de milletin maskarası olduklarını bilmemeleri oldukça acı geliyor bana. Tabi onlar açısında güzel bir reklam yanılsaması yaratsa da bu durum aslına bakarsak pek o kadar da matah bir pozisyon değil.
1 saatte sattım, 15 saatte kiraladım, 3 günde sattım hikayelerinden yeterince gına gelmişken buna eklenen “haberim yokmuş gibi çek pampa” tarzında videolar, fotoğraflar ile her yerde aynı modelleri görmek de katlanmamız gereken bir işkence halini almış durumda. Ofis toplantısını veya bir aktiviteyi ve ya geniş alanda bir sunumu çekmek ayrı ancak yakın plan zoom yapıp bu esnada sanki birinin fotoğraf veya video çektiğini anlamamış gibi sahte gülücükler atmanın açıklamasını muhtemel psikologlar daha iyi yapabilir.
Hadi bu “Haberim yokmuş gibi çekçiler” ile her aldığını dakikasında satıp kiralayan gayrimenkul sektörünün kitabını yazan muhteşem varlıklara alıştık diyelim ama geçen gün gördüğüm villa satmaya uğraşan bir danışmanın takım elbiseleri ile villanın havuzundan çıkıp “bu villayı kaçırmayın” demesi artık işin şaklabanlık boyutunda tavan yaptığımızı gösterir bir hal almış durumda. Tabi bu da muhtemel bir son olmayacak ve yeni şaklabanlıklara da ister istemez şahit olmaya devam edeceğiz sektörde; biz güleceğiz onlar iyi bir şey yaptıklarını sanarak yol almaya uğraşacaklar.
Özünde ilgi görme isteği ve duydukları değersizliği maskeleyip kendini değerli hissetme uğraşısı elbette psikolojik bir vaka. Bununla birlikte yaptığı iş ile hatırlanmak, sektörde saygı uyandırmak, diğer meslektaşların gözünde değerli olabilmek ve işini yaparken makul sınırlar içinde saygın bir şekilde kendi reklamını yapabilmek çok önemli bir nokta. Ancak bunu yaparken “Reklamın iyisi kötüsü olmaz” diyerek saçmalıklara mazeret uydurmamak iyi ve başarılı bir gayrimenkul danışmanının her daim dikkat etmesi gereken bir olgu. "Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz/ Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde." Ziya Paşa bu beytinde diyor ki: "İnsanın aynası iştir, lafa bakılmaz. Bir kişinin aklının seviyesi yaptığı işte görünür."
Akıl sağlığı yerinde danışmanların sektörde kalıcı olduğu; verdikleri hizmet ile saygı uyandıran, çalışma disiplinleri ile müşterilerine fayda sağlayarak fark yaratan danışmanların sektörde sıyrılarak sektörü daha da ileriye taşıdıkları gayrimenkul piyasasının aklı başında daha çok danışmanlara kavuşması dileğiyle…