banner94

banner77

banner69

banner88

JMO'dan kentsel dönüşüm uyarısı

Estetiklikten önce depreme dayanıklılık düşünülmeli.

KENTSEL DÖNÜŞÜM 07.03.2012, 22:44 07.03.2012, 22:44
JMO'dan kentsel dönüşüm uyarısı
banner66
Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Güney Marmara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Engin Er, Bursa’daki kentsel dönüşüm çalışmalarının ranttan uzak tutulması gerektiğini ve estetik kaygılardan daha öncelikli olarak doğal afetlere uygun biçimde düzenlenerek bir an önce başlatılmasını istedi.
 
 
JMO Güney Marmara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Engin Er, Deprem Haftası nedeniyle odanın BAOB Mihraplı Yerleşkesi’ndeki merkezinde bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda Başkan Er’eŞube Yönetim Kurulu üyelerinden Yunus Şahin, Sebiha Yıldızalp, İlkay Kartal ve Mehmet Yıldız eşlik etti.
 
Deprem Haftası nedeniyle JMO olarak Bursa ve yöresindeki depremselliğe bir kez daha dikkat çekmek istediklerini aktaran Engin Er, Türkiye’nin yüzde 93’ünün, nüfusun yüzde 95’inin ve sanayi kuruluşlarının yüzde 98’inin deprem kuşağında bulunduğunu anımsattı ve bu konuda herkesin duyarlı olması gerektiğini bildirdi.
 
151 DEPREMİN FATURASI…
 
Türkiye’de 1900’lü yıllardan 1999’a kadar, Büyük Marmara Depremi dahil toplam 151 hasar yapıcı nitelikte deprem olduğunu bildiren JMO Yönetim Kurulu Başkanı Er, “Bunlar sonucunda 650 bin 786 bina yıkıldı veya ağır ölçekli hasar gördü. Bugüne kadar 97 bin 839 insanımız hayatını kaybetti. Ortalama olarak her yıl yaklaşık 6 bin binamız yerle bir oluyor ve ne yazık ki 982 vatandaşımız depremlerde kaybedilmiş oluyor” diye konuştu. Engin Er, şunları söyledi:
 
“Nüfus yoğunluğu açısından Bursa ile kıyaslanamayacak olan son 23 Ekim ve 9 Kasım tarihli Van depremlerindeki yıkılmış veya ağır hasarlı bina sayısının 72 bin 242 olduğunu düşünürsek bölgemizde oluşacak ciddi bir depremdeki can ve mal kaybının ne kadar ağır olacağı daha net anlaşılabilir. Bugün için bölgemizde oluşabilecek bir depremde olası senaryolara göre 30 milyar dolar maddi zarar ve binlerce can kaybı öngörülüyor. Yakın geçmişte yaşadığımız depremlerin yol açtığı yıkımların, hasarların, can kayıplarının unutulduğunu, kaderleriyle baş başa bırakılan ve çaresizlik içinde yaşamlarını sürdürmeye çalışan binlerce insanın sorunların hala ortada durduğu bir süreci yaşıyoruz. Türkiye’de afet yönetimi ve afetlerde risklerin azaltılması konularına yönelik önemli bir birikimin olduğunu söylemek mümkün olmasına karşın, bu birikimlerden yeterli ölçüde yararlanılmadığını görmekteyiz.”
 
DEPREM TEHLİKESİ YOK SAYILIYOR…
 
Bursa’nın yeşil alanlarını, ovasını ve orman bölgelerini yapılaşmaya açmak yerine, bilinçli bir kentsel dönüşüm çalışmasının acil olarak başlatılması gerektiğine dikkat çeken Er, şöyle devam etti:
“Gerçekten birinci derecede deprem riski taşıyan, çarpık olarak yapılmış bölgelerin yenilenmesi, dönüştürülmesi, yeniden planlanması ve bu kapsamda rantsal dönüşüm değil de, gerçekten kentsel dönüşüm yapılarak Bursa’nın depreme hazırlanması gerekir. Yani sadece estetik olarak kentsel dönüşüm değil doğal afetler açısından kentsel dönüşüm planlanmalı ve vakit kaybetmeden uygulanmalıdır. Bu kapsamda yapılacak çalışmalara ilçelerimizi de katma mecburiyetimiz vardır. Dağ bölgesi ilçelerimiz hariç neredeyse diğer ilçelerimizin tamamı gerek fay hatları ve gerekse gevşek zemin olarak adlandırabileceğimiz alüvyon zeminde kalmaları nedeniyle depremsellik açısından son derece riskli alanlarda yapılaşmışlardır. Planlama açısından zaman kaybedilmemelidir. Uygulama açısından zaman kaybedilmemelidir. İlimize bağlı birçok ilçemizde deprem açısından çok riskli alanda kalan ve mutlaka taşınması gereken bölgeler bulunmaktadır.”
 
ZEMİN UYGULAMA VİZESİ…
 
Uygulamanın planlama kadar önemli bir konu olduğunu da hatırlatan JMO Güney Marmara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Engin Er, “Maalesef jeoloji mühendislerinin arazide yaptığı zemin etüt çalışmalarının arazide uygulamasının hiç bir belediyede kontrolü yapılmıyor. Biz jeoloji mühendisleri olarak bütün binalarda uygulamanın mutlaka kontrolünün sağlanmasını bekliyoruz. Bunun için meslektaşlarımızın yaptığı çalışmaların uygulamadaki kontrolünü sağlayacak, ‘zemin uygulama vizesi’nin bina inşaatına başlanmadan önce belediyeler tarafından mutlaka kontrol edilmesini istiyoruz” dedi.
İlçe belediyelerinin zemin etütü çalışmasını Büyükşehir’den alıp kendi bünyesinde oluşturacakları bir birim tarafından yürütmeleri gerektiğini söyleyen Er, depreme karşı hazırlık niteliği taşıyan her doğru çalışmaya destek vermeye hazır olduklarını da duyurarak, şunları kaydetti:
 
‘DOĞAL OLMAYAN TEDBİR ALMAMAK…’
 
“Önemli olan depremde ağır bedel ödeyen halkımıza karşı tüm toplum katmanlarında bilhassa devlet kurumlarında deprem duyarlılığının geliştirilmesi ve duyarlılığın sağlanmasıdır. Mevcut bina stoku açısından durum farklı değildir. Bursa’daki yapılaşmanın en az yarısının ruhsatsız olduğu düşünülürse bu konuda da yetkililerin sorumluluklarını bir an önce yerine getirmesi beklenmektedir. Sonuç olarak, ülkemiz bugün maalesef deprem zararlarının azaltılması ve risklerin giderilmesi konusunda 17 Ağustos 1999 depremi öncesinden çok daha iyi ve gelişmiş düzeyde değildir. Aradan 13 yıl geçmiş olmasına rağmen ülkemizde hala iyi işleyen bir afet yönetim sistemi kurulamamış, yerleşme ve yapılaşmaların etkin denetimi sağlanamamış ve deprem zararlarının azaltılması konusunda bir devlet politikası oluşturulmamıştır. Afet zararlarının azaltılması konusunda ülkenin halen bir stratejik planı yoktur. Her depremden sonra biraz duyarlı gibi davransak da hemen unutuyoruz. En son Van’da meydana gelen deprem yine dikkatlerimizi bu konu üzerine çekse de hala gerek planlama gerek uygulama bazında yapılabilmiş bir şey yoktur. Unutmamak gerekir ki; afetlere karşı can ve mal güvenliğini sağlamak devletin anayasal görevidir. Bu güne kadar yapılan çalışmalarda elde edilen sonuçlar mutlaka planlara yansıtılmalıdır. Deprem önlemleri için bütçeden pay ayrılması gerekmektedir. Yapı Denetim Yasası’ndaki eksiklikler tamamlanarak uygulanmalıdır. Zemin vizesi mutlaka uygulanmalıdır. Doğal Afetlere yönelik Kentsel Dönüşüm uygulanmalıdır. Önce insan, önce yaşam hakkı ön plana çıkarılmalıdır. Depreme suskun kalmak, yıkıma ortak olmaktır. Deprem doğal afettir. Doğal olmayan tedbir almamaktır.”
JMO Güney Marmara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Engin Er, toplantının sonunda Bursa Genel Jeoloji Haritası üzerinde bölgemizin zemin yapısına ilişkin bilgileri habercilerle paylaştı.
Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!
banner100
15°
açık
banner61
banner62
banner89