Asansör sektörü kendini kanıtladı

GÜNDEM

BURSAD'la yapılan 25’inci Sektörel Buluşma’da öne çıkan görüş eğitimsizlik oldu.

Haber: N. Nuri Yavuz

Bursa Asansörcüler Derneği BURSAD ile gerçekleştirdiğimiz 25’inci Sektörel Buluşma’da öne çıkan görüş eğitimsizlik sorunu oldu.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın asansörlerle ilgili denetim sonuçları geçtiğimiz günlerde açıklandı. Sonuçlara göre denetlenen 100 asansörden 33’ünün şartlara uygun olmadığı ortaya çıktı. Geçtiğimiz 2013 yılında toplam 67 bin 180 farklı modelde sanayi ürününü denetleyen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, denetlenen ürünlerden 7 bin 298’ini uygunsuz buldu. Uygunsuzluk oranının en yüksek olduğu ürün grupları; yüzde 33,41 ile asansörler, yüzde 28,21 ile taşınabilir basınçlı ekipmanlar ve yüzde 16,78 ile makineler oldu. Denetlenen ürünlerde ortalama uygunsuzluk oranı yüzde 10,86 çıkarken söz konusu ürünlerin yüzde 45’inin yerli yüzde 55’inin ithal olması dikkat çekti. Bu veriler ışığında bir araya geldiğimiz Bursa Asansörcüler Derneği (BURSAD) üyeleri ile asansör sektörüne yönelik sektörel buluşma gerçekleştirdik.

Gazetemiz ile BURSAD tarafından düzenlenen Sektörel Buluşma’ya Uçak Asansör’den Salih Uçak ve Salim Uçak, Ufuk Asansör’den Ufuk Özcan,  Çebaş Asansör’den İsmail Çevik, Uludağ Asansör’den Rıfat Özgür, CE Mühendislik’ten Cem Bozdağ, BURSAD’dan Melahat Tunçay ve Has Asansör Endüstri Meslek Lisesi’nden Ese Gündoğdu katıldı.

Cem Bozdağ / CE Mühendislik

40 yıl önce yüzde yüz ithal malzeme ile üretim yapılıyordu asansör sektöründe. Bugün yüzde yüzü yerli malzeme ile üretilebilen bir seviyeye ulaşmış durumda. Dış Ticaret Müsteşarlığından aldığımız verilere göre asansör sektörünün yaptığı ihracat, ithalatından daha fazla. Yani döviz girdisi döviz çıktısından daha fazla ki bu manada ülkenin döviz açığının küçülmesine katkı sağlıyor. Kimilerine uzun gelebilir 40 yıl ama sanayileşme bakımından gerçekten kısa bir süre. Çok hızlı gelişen bir sektör ve artık ithal ile yerli üretim arasında kalite farkının olmadığını düşünüyorum.

Birinci derece deprem bölgesinde yer alan Bursa’da çok katlı binaların yapılmasına genelde müsaade edilmiyor. Türkiye genelinde tüm asansörlerin yüzde 90’ı çok hızlı asansörler değil.  Yüksek hızlı asansörler teknoloji gerektiriyor.  İleri teknoloji gereksinimi olmadığı için bu bir üretim geliştirme yönelimimiz de olmamış. Ülkemizin yüzde 99’una gerekli kalite standardında hitap edecek yerli üretim mevcut. Yüzde birlik kısımda biz bazı ithal malzemelere gereksinim duyuyoruz. Üreterek maliyetini düşüremeyeceğimiz malzemeleri ithal etme yoluna gidiyoruz.

Türkiye’de bugün yabancı firmalar pazara Çin malı ile girip teklif veriyor işi alıyor montajını da Türk firmalarına yaptırıyor. Türk üretimi malzeme Çin malzemesinden daha kalitelidir. Haliyle fiyat farkı oluşuyor arada. Bu durumda Çin’den mal getiren yabancı firma daha ucuz malzeme kullandığı için avantajlı konumda bulunuyor.

Salih Uçak / Uçak Asansör

Asansör sektörünün, gerekli adımlar atıldığında Türkiye’de otomotiv sektörü boyutuna ulaşacağını düşünüyorum. Şuan lise düzeyinde olan eğitimin akademik seviyeye çıkarılması gerekiyor. Türkiye çok hızlı bir şekilde şehirleşiyor. Bu şehirleşmeyi herkes kendi alanında doğru organize etmeli. Asansörcüler olarak bizim, vatandaşın kafasındaki asansörcü iş yapmaz algısını kırmamız gerekiyor. Asansör, mikron hatayı kabul etmeyecek bir iştir, çünkü insan canı taşıyan bir alet ya da sistem yapıyoruz.  Bu yüzden biz, bu işe çok fazla değer vermek ve hassas davranmak zorundayız. Diğer taraftan sektördeki eğitimsizlik sorununu aşamazsak piyasa, uluslararası firmaların egemenliğine geçecek. Bizim toplum olarak bu işte başarıyı yakalamak için lise ve üniversite düzeyinde insanlar eğitmemiz ve yetiştirmemiz gerekiyor. Bugün Bursa’da Türkiye’nin ilk asansör okulu bulunuyor ve bu iş alanı garanti olan bir eğitim sunuyor. Ancak aileler okuyamayacak çocuklarını meslek ve sanat okullarını veriyor aksine daha zeki ve meziyetli gençlerin meslek eğitimine yönlendirilmesi gerekiyor. 

Ufuk Özcan / Ufuk Asansör

Sektörümüz için önemli unsurlar arasında kalite duruyor. Ne kadar çok kaliteyi yakalamaya çalışırsanız eğitim de o doğrultuda gelir. Türkiye’de birkaç firma dışında asansör işini disiplinize eden fazla firma yok. Yabancı firmalar, Çin’den getirdiği asansör kutuları içinde bile teslim aldığı malın projesiyle karşılaşıyor. Bizdeki üretimin çoğu, hala kara düzen devam ediyor. Bunun için bütün sistem başından sonuna yanlış ilerliyor. Firmalarımızın olmazsa olmazı teknoloji ve kurumsallaşmadır.

Ese Gündoğdu / Has Asansör Meslek Lisesi Müdürü

Sektörün ihtiyaç duyduğu personel sayısının kontrolünün sağlanıp okulun kapasite ve kontenjanının buna göre belirlenmesi gerekiyor. Bu liseden mezun olan öğrencilerin ne kadarına iş verebileceğiz ve bu eğitimi alan öğrencinin alacağı para da mesleğin seçilebilmesi açısından önemlidir. Bu bölümü seçen öğrencinin sektörde karşılaşacağı muamele ve ücret diğer alanlardan farklı değilse bölümün seçilmesi güç görünüyor.

Salim Uçak / Uçak Asansör 

Asansör firmalarının genel sıkıntısı personel kıtlığıdır. Bursa’da bu okulun varlığı önemli ama bu mesleğin sevdirilebilmesi de önemlidir. Bursa’da asansör sektöründeki eleman geliri diğer sektörlerden yüksektir. Bu mesleği seçen öğrencilerin hem iş hem de maaş konusunda Bursa’da önünü görebileceği bir ortam vardır. Başka açıdan sektörün gelişmesi için ihtiyaç duyduğu desteğe kolay ulaşma imkânı yok. Bürokrasi ve çeşitli destek kurumlarında bulunan iş bitirme vasfına sahip olmayan kişiler nedeniyle sunulan desteklerden de asansör sektörü temsilcileri tam anlamıyla yararlanamıyor.

İsmail Çevik / Çebaş Asansör

Bütün sektörlerde olduğu gibi bizi de dövizde yaşanan dalgalanma etkiliyor. Dalgalanma sonrası teklif vermeyi durdurduk ve önümüzü görebilmeyi bekliyoruz. Mevcut işlerimize değil ama süreç sonrası işlerimize bu dalgalanma fiyat artışı olarak yansıyor. Öte yandan kurumsallaşma sektör içinde çokça konuşulan ama yapanın bulunmadığı bir durumda. Hemen olabilecek bir iş de değil. Kurumsallaşmada yabancı firmaları gösteriyoruz ama 80-100 yıllık firmalar onlar. Geçen süre zarfında geldiğimiz konum da bir başarıdır. Kurumsallaşma belli bir zaman sonra kendiliğinden gerçekleşecek. Özellikle sektörde Avrupa firmalarının öne çıkması ise AB uyum kriterlerinden dolayıdır ki biz kendi ülkemizde onların kriterine uyarak iş yapıyoruz. Devletimizce denetlenemeyen ve olduğu gibi kabul edilen kriterleri var. Markalaşma süreci için destek gerekiyor ancak bugün destek almak için gidilen kurumlardan gereksiz prosedür ve o kurum içindeki kalifiye olmayan personeller nedeniyle sonuç alınamıyor.

Rıfat Özgür / Uludağ Asansör

Kurumsallaşma açısından bir firmanın en Betpas az yüzde 10 seviyesinde bir ortağının elektrik ya da makine mühendisi olması gerekiyor. Kurumsallığın böyle aşılacağını düşünüyorum. Yalnızca sektöre yönelik değil toplumsal olarak da eğitime ve eğitilmeye ihtiyacımız var. Diğer yandan sektöre yönelik başlatılan denetimlere ilk başta asansörcüler tepki gösterdi ama bugün faydaları anlaşılıyor. Denetimlerle birlikte eksiklikler ortaya çıktı ve bu eksiklikler giderilmeye başladı. Bu hem bizim hem de diğer sektör oyuncularının iş güvenliği açısından işin daha nitelikli olmasını sağladı.


Yorum yapabilmek için lütfen sitemizden üye girişi yapınız!
Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.