banner94

banner77

banner69

banner88

Projelerimizle fark yaratıyoruz

Bursa’nın en köklü firmalarından Burçin İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mimar Nermin Şahin,  kimsenin cesaret edemediği büyük metrajlı projeler ile fark yarattıklarını söylüyor.   Burçin İnşaat, Country Life...

15 Şubat 2012, 02:12
Projelerimizle fark yaratıyoruz
Bursa’nın en köklü firmalarından Burçin İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mimar Nermin Şahin,  kimsenin cesaret edemediği büyük metrajlı projeler ile fark yarattıklarını söylüyor.
 
Burçin İnşaat, Country Life gibi farklı ve özellikli butik villa projeleri ile dikkat çekiyor. Köklü şirketin Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mimar Nermin Şahin, konut ile ilgili dünyadaki tüm gelişmeleri sürekli takip ettiğini belirterek, kimsenin cesaret edemediği büyük metrajlı projeler ile Burçin İnşaat farkını hissettirdiklerini söylüyor.
 
Nermin Hanım, “İnsanları tanımanız lazım. Ne istiyorlar? Projenin başında hangi tüketici grubuna hitap edeceğinizi bilmelisiniz? O ev kimler için yapılacak? Kim için tasarlanacak? Önce tüketiciyi iyi tanımamız gerekiyor. Nelerden hoşlanır? Ne tür alışkanlıkları vardır? Yani aynı zamanda iyi bir sosyolog olmanız lazım. Artı dünyada neler yapılıyor? En yeni trendler neler? Onları da takip etmek zorundasınız” diyor.
 
Niçin Mimarlık?
Ben aslında öğretmen lisesi mezunuyum. Mezun olmamıza iki sene kala öğretmen okulları, Öğretmen Lisesi’ne çevrildi. Öğretmen olabilmek için Eğitim Fakültesi’ne gitme şartı getirildi. Liseden sonra öğretmen olma hakkımız elimizden alınınca dolayısıyla meslek seçimi düşünmek zorunda kaldık. Tesadüf eseri babamın da o dönem ev yaptıracak oluşuyla birlikte bana ilginç gelen mimarlık mesleği ile tanışmış oldum. Ve İTÜ Mimarlık Bölümü’nü bitirdim. Biraz da kader sizin anlayacağınız…
 
Peki öğretmenlik kafanızın bir kenarında kaldı mı?
Yok. Ben mesleğimi seviyorum, mesleğimden memnunum, mutluyum.
 
MODA TASARIMCILIĞI GİBİ
 
Mesleğinizi nasıl tanımlıyorsunuz?
Mimarlık aslında tasarımcılık yani yeni bir şey yaratıyorsunuz, özel ve güzel olmak zorunda, insan ihtiyaçlarına cevap vermek zorunda. Farklılık yaratmak zorundasınız. Artık çok sayıda konut üretiliyor. Siz ne farklılık üretiyorsunuz? Ne yenilik getiriyorsunuz?
 
Artık mimari konseptli binalar önemli. Yaratıcı olmak zorundasınız aynı moda tasarımı gibi artık. Hele bizim şu an yaptığımız villa işlerinin moda tasarımından hiç farkı yok. Apartman daireleri için de bu böyle. Bir binayı sanat eseri gibi düşünmediğiniz sürece insanlara beğendirmeniz de zor. Bir alışveriş merkezi yapılıyor diyelim; En büyük, en şık, en gündemde, en popüler, en konseptli yapılara doğru gidiyor insanlar. Güzel olmayana uğramıyorlar. Çünkü rekabet çok hızlı.
 
Onun için apartman dairesi de yapan sanat eseri gibi yapmak zorunda. Villa yapan zaten sanat eseri yapmak zorunda. Moda tasarımından tek farkı ise bir yüzyıl geçerli olması. Moda tasarımları her yıl değişiyor ama mimari eserler bir akım yaratıyor.
 
O halde sizin yaratıcılığınızı besleyen unsurlar neler?
E bir defa üniversitede eğitim alıyorsunuz. Ondan sonra toplumda insanları tanımanız lazım. Ne istiyorlar? Projenin başında hangi tüketici grubuna hitap edeceğinizi bilmelisiniz? O ev kimler için yapılacak? Kim için tasarlanacak? Önce tüketiciyi iyi tanımamız gerekiyor. Nelerden hoşlanır? Ne tür alışkanlıkları vardır? Yani aynı zamanda iyi bir sosyolog olmanız lazım. Bir de bizim inşaat firmamız da var.
Yani sadece proje yapmıyor, üretiyor ve satıyoruz. Artı dünyada neler yapılıyor? En yeni trendler neler? Onları da takip etmek zorundasınız. İnternet, konutun teknolojisi ve tasarımıyla ilgili bütün dünyadan haberdar ediyor insanları. Dünyadaki ünlülerin evlerini bile görebilirsiniz. Sanki mimaride de uluslar arası kimlikler oluşmaya başladı.
 
Tabi yöresel etkiler, yöresel malzemeler önemli ama öyle bir doğrultuya gidiyoruz ki; internet çok fazla ‘birbirinden etkileşim’ oluşturdu. Örneğin bir başka dünya kentindeki villa tarzını Bursa’da uygulayabilirsiniz ama iklimsel özelliklerinin benzemesi lazım. Neredeyse altı ay yaz, altı ay kış yaşanan Bursa’da villalarda uyguladığımız verandalar Almanya’da mantıklı değil. Çünkü orada havalar çok soğuk ve yağmurlu. Orada veranda yerine kış bahçeleri yapılmalı. Genelde uluslar arası tasarımları takip ediyor insanlar. Tabi mimarlar da takip etmek zorunda.
 
Ya Bursalılar…
Bursa artık dünyayı takip ediyor. Tüm samimiyetimle söylüyorum bu böyle. Bütün insanlar, bütün dünyayı geziyor. Bizim hitap ettiğimiz grup bütün dünyaya seyahat edebilir. Miami’deki ünlülerin evini de görüyor, hepsini görüyor, geziyor yani. Eee parası da varsa doğal olarak en iyisine, en güzeline sahip olmak istiyor. Kültürel olarak da etkileniyor.
 
Belediyede de mimar olarak çalıştınız. Kamu ve özel sektörü nasıl kıyaslarsınız?
Evet. O zaman tek belediye vardı. Ekrem Barışık Belediye Başkanı’ydı. 4-5 yıl çalıştım. Kamuda bir mimarın çok yaratıcı bir konumu yok ne yazık ki. Ama tecrübe edinirsiniz, yönetmelikleri, kanunları, yaptığınız işin hukukunu orada en iyi şekilde öğrenebilirsiniz. Başka da kazandıracağı bir meziyet yok devlette çalışmanın.
 
Kısırlaştırıyor herhalde…
Evet, çok uzun süre kalırsanız mesleki açıdan kısırlaştırır.
 
Çocuklarınız kendi isimleriyle yükselen plazalardan dolayı okuldayken hava attıkları olmuş mudur?
Öyle hava atacak, böbürlenecek çocuklar değil. Hatta, kızım ‘Arkadaşlarım ‘Burçin 1-2-3’ diye dalga geçiyor’ diye rahatsızlığını dile getiriyordu. (Kahkahalar) Hoşlarına gitmiyordu sizin anlayacağınız.
 
BUTİK OTEL DÜŞÜNÜYORUZ
Ya butik otel projeniz… Hayata ne zaman geçiriyorsunuz?...
Evet, Bursa’da bir butik otel yapmayı düşünüyoruz. Ama imar ve arazi çalışmaları var.
 
İşler öyle bir hale geldi ki, artık hangi gazeteyi açsak, hangi kanalı çevirsek, karşımızda konut ilanları.., İyi bir ev alabilmek, iyi bir yatırım yapabilmek için nelere dikkat etmek lazım? Yepyeni bir firma, ultra modern bir proje çıkartmış mesela, hemen atlayalım mı? Tüyoları sizden alalım.
Bir defa yeni deprem yönetmeliğine göre yapılan binaları tercih etmek lazım. İnşaat kalitesi, standartı, su yalıtımları çok önemli binalarda. Artık insanlar da araştırmacı, bilinçli bu konularda. Kaliteli ile kalitesizi anlayabiliyor. Ancak pazarlama teknikleri gelişti.
 
Eskiden bir paftanın üzerinde sadece elle çizim vardı. İnsanlar pek projeden anlamazdı. Şimdi öyle değil. Bilgisayar ortamında üç boyutlu görüntülerle cennet yaratılmış gibi gösterilebilir bir proje. Ama bitirildiği zaman hayal kırıklığı yaratabilir. Bu nedenle projeden alıyorsanız, yapan inşaat firmasının güvenirliliği çok önemli.
 
Onun için mümkün mertebe numunesini görerek almalarını öneririm. 10 bloğu varsa bir projenin, bir bloğu yapılmış olmalı ki ne yapılacağını görsünler. İnşaatın malzemesini, kalitesini görsünler ve emsal olarak o numuneyi gösterip alsınlar.
 
KENDİ YAŞAYACAĞIMIZ STARDARTTA
BİNA ÜRETİYORUZ
Patron olarak en güzel daireleri kendinize mi saklıyorsunuz?
Biz de güzel bir evde oturuyoruz. Kendi yaptığımız villada oturuyoruz ama müşterilerimize de en güzelini yapıyoruz. Öyle bir şey yok. Kendimizin yaşayacağı standartta bina üretiyoruz. Müşterilerimiz de her şeyin en iyisine layık.
 
‘Hayalimdeki evi yarattım’ diyor musunuz? Yoksa kafanızda yarattığınız, ‘Bir gün mutlaka böyle bir evde yaşamalıyım’ dediğiniz ev nasıl?
Hayal ettiğim gibi bir evde oturuyorum zaten. Bademli’de dubleks bir villada oturuyorum. Ben bahçeli evi seviyorum. 6 ay yaz, 6 ay kış yaşanabilir tarzda. Açık alanlarımız var.
 
Üstü kapalı yanları açık verandalarımızda oturmak çok keyifli. Biz çok yoğun çalışıyoruz eve gidince bari sakin, doğayla, yeşille baş başa olmak istiyorum. Bu aşırı yorgunluğu başka nasıl atabilirsiniz. 100 dairelik bir sitede oturduğunuzu düşünün, yeşille ne kadar buluşabilirsiniz. Yeşile sadece balkondan bakabilirsiniz. Ama villa böyle değil, kapısını açıp, bahçenizde dolaşabiliyorsunuz.
 
Eşiniz ve kızınız ile birlikte aynı iş ortamını paylaşıyorsunuz. İş işte kalır mı? Yoksa eve taşınır mı?
Burçin Endüstri Mühendisi ve bizimle çalışıyor. Malzeme alımı, satımı, villaların satımı, pazarlaması işlerine bakıyor babasıyla. Ben mimari projesi, şantiyeciliği, imalatı yürütüyorum. İmalattan sonra devlet bakanı benim. Naci Bey yatırımlarla ve satışla ilgilenir.
 
Berk ise İç Mimarlık Bölümü son sınıf öğrencisi. Eşim örneğin sabah koşarken işle ilgili bir konuya giriş yaptığında, ‘mesai saati içinde konuşalım’ derim. (Kahkahalar) Çünkü o zaman özel hayatınız, hobi zamanınız kalmıyor. Hobi zamanında da iş konuşursanız üretim sıkıcı hale geliyor bu sefer.
 
İnşaatçılar çok mu para kazanıyor da sürekli yatırım yapıyor. Ya da yapılan her şey satılıyor mu?
Yok. Kâr marjları çok azaldı, eskisi gibi değil. 1990’larda enflasyonist ortamlarda kar marjları çok yüksekti. Şu an öyle değil. Şu an yüzde 10-15’lerde. Ama enflasyon da düşük. Karlarınız da daha net oluyor. Diğer türlü enflasyona karışmıştı karlarımız, kazandık mı? kaybettik mi? anlamıyorduk. Malınızı satıyordunuz, yerine yenisini koyamıyordunuz.
 
Belediye tecrübesi de olan ve meslek 30 yılı geride bırakmış bir mimar olarak yerel yönetimlere önerileriniz neler olur?
Almanya’da yenilemelerden çok etkilendim. Doğu ve Batı Berlin’in birleşmesinden kocaman ve turistik bir Berlin yaratılmış. Keşke biz de onlar gibi olabilsek. Keşke biz de kentte yenilemeler yapabilsek. Tophane ve Yeşil’de komple yenileme yapılabilir. Mahalleler olarak 2-3 kat komple restorasyona girilebilir o bölgede.
 
Tarihi dokuyu koruyup, butik oteller yapılması teşvik edilebilir. Belediye şu an restorasyon çalışmaları yapıyor oralarda. Kamuya ait yerler yenilendikten sonra özel sektöre ait yerlerin de yenilenmesi için teşvik edici formüller geliştirilmeli. Kredi verirseniz yapar insanlar. Neden yapmasın ki? Bu konu için devlet kasasından verilecek yüzde 1 faizli kredi bütün şehre getiri sağlayacak. Altıparmak Caddesi Çekirge Caddesi’ne kadar Nişantaşı gibi sırf yaya artelinden oluşan, insanların gezerek alışveriş ettiği bir bölge oluşturulabilir. 
 
ŞEHRİN YENİLENMESİNDE PROJE YAPMAK İSTERİM
 
En büyük hayaliniz, varmak istediğiniz nokta neresi?
Kentin eski, yenilenmesi gereken bölgelerinin restorasyonunda ne yazık ki dünyadan geriyiz. Yenileme çalışmaları yeterince yapılmıyor, yapılamıyor. Ya da devlet tarafından biraz teşvik edilmeli ki bu yapılsın. Çünkü eski yapıyla uğraşmak, eskiyi yenilemek her zaman daha zor ve pahalı. Eskiye, orjinaline uygun olarak yenilemek yeniyi yapmaktan daha zordur.
 
Pahalı bir imalat yani ucuz değil. Tophane ve Yeşil’i bari koruyalım, komple bir bölge, bir bütün olarak yenileyelim. Şehrin yenilenmesinde bir proje yapmak isterim. Bölgesel olarak mahalle ölçeğinde bir yeri yenilemek isterim. Hem projesini hem uygulamasını yapmak isterim. Hep yeni projeler yapıyoruz ölmeden önce bir de Bursa’nın geçmiş tarihi dokusuna uygun yenileme çalışmaları yapmak istiyorum.
 
Başarınızın sırrı…
Kendi mesleğimle ilgili dünyadaki her şeyi takip ediyorum. Çok geziyorum. Dünyada yapılan her şeyi görüyorum, gözlemliyorum. İyi bir gözlemciyim aynı zamanda. Görmeden de bir şey yapamazsınız kendi kendinize göreceksiniz; dünya nerede? Siz neredesiniz?
 
Fomara’da yaptığınız Burçin ve Berk İşhanları nedeniyle eşiniz Naci Bey ‘Fomara Valisi’ olarak anılıyor. Başka hangi projelere imza attınız?
Fomara’da fazla işhanı yaptığı için mahalleli tanır. 5 tane işhanı yaptık, çeşitli yerlerde apartman yaptık, tam sayıyı veremiyorum çünkü çok fazla, Bademli’de 20 yıldır villa yapıyoruz ve satıyoruz. Ay sonunda da Bademli’de devam eden Country Life projemizin ikinci etabına başlayacağız. Şu anda bölge çalışmaları sürüyor, en az 500 metrekareden başlayan büyük metrajlı 10 villa daha yapacağız.
 
Biz genelde butik projeler yapıyoruz. Herkesin cesaret edemediği butik ve özel projelere giriyoruz. Yani küçük metrajlı bir villayı herkes yapar da üst standartlara da giremiyor. Ama biz Burçin İnşaat olarak cesaret edip o üst standartlara giriyoruz. Yaptığımız doğru projelendirme ile imalatlarımız öyle mükemmel oluyor ki müşteri değiştirecek bir yer bulamıyor. En üst gelir gurubuna hitap ettiğimiz için o en üst gelir grubu piyasadaki en iyi malzemeyi tarayarak geliyor. Bunları göz önünde bulunduruyoruz.
 
Emekliliği düşünüyor  musunuz?
Vallahi benim bütün arkadaşlarım emekli oldu. Çalışan arkadaşım çok az. Ama ben çalışmayı seviyorum. 1982 mezunuyum, meslekte 30. yılım. Gerçekten güzel şeyler yapmak isterim. Yeni, güzel, farklılık yaratan. Ben yaptığım işin; hem uygulamasını hem de projesini moda tasarım gibi algılıyorum.
 
Özel bir şeyler katmak zorundasınız. Size özel olmak zorunda. İyi düşünmek zorundasınız, her şeyi iyi çözmek zorundasınız, hatasız olmak zorundasınız. Bir de en iyi olmak zorundasınız.
 
Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!
banner100
15°
parçalı bulutlu
banner61
banner62
banner89